Türkiye’nin ihracatta en katma pahalı bölümleri ortasında yer alan dokumacılık dalı Ege Bölgesi’nde sürdürülebilir ihracatın artması için çalışmalarına devam ediyor. 

Ege Dokuma ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (ETHİB) tarafından “Tekstil Kesiminde Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi” URGE projesi, 18 üye firmanın sürdürülebilirlik teması kapsamında kapasitelerini geliştirebilmek için Ticaret Bakanlığı takviyesiyle yürütülüyor. 

2021 yılının aylık dokuma ihracat rekorlarının kırıldığı bir yıl olduğunu hatırlatan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Lideri Ege Dokuma ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği İdare Şurası Lideri Jak Eskinazi kelamlarına şöyle devam etti:

“2022 yılı bilhassa ana pazarlarımızda yaşanan ekonomik sakinlik ve talep azalması nedeniyle ihracatımız azaldı. Talebin azaldığı ve rekabetin arttığı bu devirde bizi öne çıkaracak hususlar sürdürülebilirlik, dijitalleşme, kaliteli ve katma kıymetli üretim olmaya devam ediyor. Tüketicilerin sürdürülebilirlik ile ilgili talepleri artarak devam edecek ve sürdürülebilir elyaflardan üretilen eserlere olan talep yurt dışı alıcılarımızın siparişlerine yansımaya devam ediyor. Birlik olarak faaliyetlerimize bu istikamette devam ediyoruz.” 

Enerji Verimliliği, Kurumsal karbon ayak izi, Etraf idare sistemi 

Eskinazi, “Ticaret Bakanlığımızın takviyesiyle 18 firmamızın iştirakiyle ‘Tekstil Dalında Sürdürülebilir Rekabetin Geliştirilmesi URGE Projesi’ni yürütüyoruz ve projemiz kapsamında Güç Verimliliği danışmanlık hizmetini 6 firmayla, 14064 kurumsal karbon ayak izi danışmanlık faaliyetini 9 firmayla ve 14001 Etraf idare sistemi danışmanlık hizmetini de 5 firmayla yürütüyoruz. Bilhassa ana pazarlarımızda faaliyet gösteren markalar ve müşterilerin mevzuya özel bir ehemmiyet vermesi nedeniyle projemiz ile firmalarımızın bu hususta teknik açıdan daha kâfi olmalarını ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine uyumlu ve Avrupa Yeşil Mutabakatı başta olmak üzere önümüzdeki periyotta dalın dinamiklerini etkileyecek çerçeve şartlara hazırlıklı olmalarını sağlamayı hedefliyoruz.” diye konuştu. 

Türkiye’de üretilen pamuğun tamamı GDO’suz

Jak Eskinazi, “Tüketicilerin sürdürülebilirlik ile ilgili taleplerinin artması ve sürdürülebilir elyaflardan üretilen eserlere olan talebin yurt dışı alıcılarımızın siparişlerine yansıması nedeniyle ülke olarak bilhassa pamuk konusunda değerli avantajlarımız var. Kaliteli pamuk üretiminin ağır olduğu bir Bölgedeyiz. Organik pamuk, better cotton, rejeneratif pamuk üzere sürdürülebilir pamuk üretiminin ağır bir biçimde yapıldığı bir Bölgedeyiz. Dünyanın 6. en büyük pamuk üreticisi pozisyonuna ulaştık 2022/23 dönemi itibariyle. Türkiye’nin organik pamuk üretiminde Hindistan’dan sonra dünyanın ikinci en fazla üretim yapan ülkesi pozisyonundayız, kıymetli bir nokta da Türkiye’de üretilen pamuğun tamamının GDO’suz pamuk olması.” dedi.

Türk Pamuğu “GMO Free Turkish Cotton” ile markalaştı

Türkiye’nin GDO’suz pamuk üreten ender ülkelerden biri olduğunun altını çizen Eskinazi, dünyada GDO’suz pamuk üreten ülkelerin yalnızca Türkiye, Yunanistan ve İspanya’dan oluştuğunu söyledi.

“Ancak dokumacılık üretimi açısından Türkiye öteki ülkeler ortasında öne çıkmaktadır. GDO’suz Türk Pamuğu, “GMO Free Turkish Cotton” markasının Türk dokuma eserlerine taşınması maksadıyla başlatılan proje süreçlerini yürütmek için de GDO’suz Pamuk A.Ş. şirketi kuruldu ve “GMO FREE Turkish Cotton” ibaresi ile tescili alınan Garanti Markası, tüm bölümün kullanımına hazır hale geldi. Bu sayede, Türkiye dokuma dalına ayrıcalıklı bir marka yaratarak rekabet bahtı artırılmış oldu ve hasebiyle da Türk pamuk üretimine tercih edilen bir statü sağladı.”

GMO FREE Turkish Cotton markamızın memleketler arası tanıtımına odaklanacağız

Jak Eskinazi, “9 Aralık 2022 tarihinde de tüm ilgili paydaşların iştirakiyle GMO Free Turkish Cotton markasının lansmanını yaptık. Bundan sonraki süreçte de hem markamızın memleketler arası tanıtımına odaklanarak hem de kesimimiz tarafından daha fazla sahip çıkılması için çalışmalara devam edeceğiz. Ayrıyeten, 2023 yılı ihracatımızı artırmak hedefiyle Bakanlığımızın uzak ülkeler stratejisi kapsamında ihracat pazar çeşitlendirmesi ile yeni coğrafyalarla tanışılması ve dünyanın her bir noktasında üretici ve tüketicilerin gereksinimlerine karşılık vererek rekabetçi yapıyı güçlendirmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu. 

ABD ve İtalya gündemde

Eskinazi, 2023 yılında Dokuma Birliği olarak ABD’ye yönelik sektörel ticaret heyeti düzenlemeyi planladıklarını açıkladı. 

“Var olan ihracat pazarlarımızı sürdürülebilir üretim ve ihracata daha çok yatırım yaparak müdafaayı ve uzak ülkelere yönelik ihracatımızı da artırmayı hedefliyoruz. Tıpkı vakitte 08 – 14 Haziran 2023 tarihleri ortasında Milano’da gerçekleşecek ve 4 yılda bir düzenlenen bölümümüz için çok değerli bir fuar olan ITMA-Uluslararası Dokumacılık ve Konfeksiyon Makineleri Fuarına Birliğimiz tarafından bir heyet ile iştirak sağlanacak. Başka Birliklerimiz ile de ortak çalışmalarımız devam ediyor. Sürdürülebilirlik ve Eğitim Komitelerimizin faaliyetlerini 2023 yılında ortak yapabilmek ve faaliyetlerimizi geliştirmek hedefiyle çalışmalarımız devam ediyor.”  

Tekstilde sürdürülebilirlik siyasetleriyle ilgili teşebbüsler artacak

Jak Eskinazi, “2023 yılında amaçlarımıza ulaşılması için dijitalleşmenin ve sürdürülebilirliğin merkeze alınacağı birçok yeni araç kullanılacaktır. Süratle gelişen teknolojiye adaptasyon konusunda büyük şirketler dışındaki başka firmalarımızın da adaptasyonu ve farkındalığı konusunda gayret gerekiyor. 2023 yılında dalımızda sürdürülebilirlik siyasetleriyle ilgili teşebbüsler artacak ve geri dönüştürülmüş ve sürdürülebilir elyaflara olan talepteki artış trendi devam edecektir.” diyerek kelamlarını noktaladı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı